Öğle yemeğini aceleden hamburgerle geçiştirmişsin, akşama da muhtemelen, iki saat süren bir şehir içi yolculuktan sonra ulaşabildiğin evinde dondurulmuş bir şeyleri mikro dalga fırında ısıtıp gönülsüzce yiyeceksin. O anda NTV'de 'dünya dursa umrunda olmayacakmışçasına' anlatılmaz bir zevkle yemek yiyen Vedat Milor'u göreceksin. Önce ona, sonra kendi önündeki dondurulmuş gıdaya bakıp yutkunacaksın...
Bu programı izleyip de "Vay be, şu abinin yerinde olmak için neler vermezdim" diye hülyalara dalmayan yoktur. Ama Vedat Milor'la aynı yemekleri tatmak için onun yerinde olmaya gerek yok; peşinde olmak yeterli. "İstanbul'da yediğim en iyi döner" dediği dönere Bakırköy Abdulkadir Restoran'da ulaşmak mümkün. Evet işte, kurduğun hayale buradan devam et. Hafta sonunu evde televizyon başında harcamak yerine Bakırköy'e gitmişsin. Milor'un lezzet için 5, fiyat-kalite için 4 yıldız verdiği lokantada Kastamonu mutfağından göz yaşartan yemeklerin tadına bakmışsın. "Artık bu klasman dışı kalıyor; 10 üzerinden 11" dediği pastırmayı, tiriti afiyetle yemişsin... Yap bunu, kurduğun hayal boşa gitmesin. İstanbul'daysan Bakırköy'e akıver bir hafta sonu. Söz konusu programın linki de şurada.
"Mesayi saati yemek düşleri"ne devam. Karnımız doydu. Karnı doymuş insanın canı tatlı da çeker. Yine Milor'un peşine takılmışız da kendimizi Kurtuluş Caddesi'nde bulmuşuz; Nazar Profiterol'de... 65 yıllık müessesede, kendisinin "tam bir semt pastanesi, bir daha gelmek istiyorum" dediği pastanede en az bir porsiyon profiterol yemişiz. Üstüne de tezgahtaki çöreklerden, eklerlerden de atıştırmışız...
Nazar Profiterol, Kurtuluş Caddesi 222 numarada bekliyor. Gitmemek için hiçbir sebep yok.
